Zamanı Büken Devrim: Akademide Yapay Zeka

Yazan:  Berkay EKİNCİ,  Moleküler Biyoloji ve Genetik 4. Sınıf Lisans Öğrencisi, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü

Bu yazımda sizlerle bir lisans öğrencisi gözünden akademik yazarlıkta yapay zekânın kullanımı ve önemine dair deneyimlerimi paylaşacağım.

Öncelikle, Berkay Ekinci Kimdir?

İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü, Moleküler Biyoloji ve Genetik bölümünde lisans son sınıf eğitimimi sürdürmekteyim. Aynı zamanda Doğanlar&Frary Bitki Moleküler Genetiği Laboratuvarı’nın 3 yıllık üyesiyim.

Akademik Yazarlık Geçmişim

Gen düzenleme teknolojilerine dair ilk yazım, lisans 1. sınıftayken GENOMLINE adlı bilim dergisinde yayımlandı. 2. sınıfta, Prof. Dr. Sami Doğanlar ve Prof. Dr. Anne Frary ile KatılımFinans dergisine yazdığımız “Tarım Sektöründe Moleküler Genetik” adlı yazı, yazarlığa olan ilgimin pekişmesini sağladı. 3. sınıfta, bitki alanına olan tutkumdan ötürü yazdığım “Structural Defense of Plants and Pathogenesis” adlı derleme yazım, İYTE’nin GCRIS veritabanında yayımlandı. Figürlerine kadar kendi çizdiğim bu yazı için 74 referans kullandım ve bu süreç toplamda 11 ayımı aldı.

4. sınıfta, bilimsel bir araştırmada yer almak emeliyle üniversitemdeki Bitki Moleküler Genetiği Laboratuvarı ve Dr. Altuğ Didikoğlu’nun sorumluluğundaki Kronobiyoloji Laboratuvarı’nın iş birliğini mümkün kılan bitki sirkadiyen ritmi üzerine bir TÜBİTAK 2209-A lisans öğrenci projesi yazmak için adım attım. Hızımı alamayıp 3 haftada tam 18 sayfalık bir lisans projesi yazmam üzerine üyesi olduğum laboratuvarın sorumlusu kıymetli Prof. Dr. Sami Doğanlar benden projeyi 2209-A lisans ve 1002 no.lu akademisyen projesi olarak ikiye bölebilmemin mümküniyetini sordu. Bu nedenle, 18 sayfalık taslaktan 10 sayfa uzunluğunda 9 referanslı bir 2209-A projesi oluşturdum ve sonrasında 1002 projesi yazımına odaklandım. Ekimden marta kadar süren bu 5 aylık yoğun yazım sürecinde bana bilimsel düşünce disiplinini aşılayan sinirbilimci Dr. Altuğ Didikoğlu’nun geri bildirimleri, akademisyen düzeyinde bir yazının nasıl yazılması gerektiği konusunda büyük destek sağladı. Makale tarama sürecinde “Google Akademik” sisteminden faydalandım ve aralıksız uğraşlarım sonucunda 20 sayfalık 48 referanslı bir 1002 projesi yazdım.

 Akademik Yazarlık ve Yaşadığım Sıkıntılar

Bir derleme yazısı veya bir projenin özgün değer (giriş) kısmının yazımında, üzerine çalıştığınız konuyu tüm detaylarıyla açıklamanız beklenir. Bunu yapabilmek için literatürdeki ilgili kaynakları tarayıp uygun makalelere atıfta bulunma zorunluluğunuz vardır. Bu süreç hem sizin konuya olan hakimiyetinizi pekiştirir hem de yazınızın güvenilirliğini arttırır. İçerisinde araştırma ve eğitim aşamalarını barındıran bu zorlu süreçte uygun makaleleri bulmak zaman almakta ve sabır gerektirmektedir. Doğru kaynaklara atıfta bulunmazsanız, çalışmanızın bilim camiasınca kabul görme ihtimali azalır.

“Google Akademik” gibi sıklıkla tercih edilen makale önerme algoritmaları, anahtar kelime tabanlı olduğu için sadece arama moturuna yazdığınız kelime veya kelimeleri içeren yayınları size sunar. Bu durum, önerilerin çok geniş bir makale havuzu içermesine ve dolayısıyla makalelerin araştırdığınız konudan uzaklaşmasına yol açar. “Google Akademik” aramalarında araştırmacının beklentisiyle örtüşen önerileri arttırmak niyetiyle tercih edilen zaman filtresi ise geçmişte yazılmış kaliteli derleme yazıları veya makalelerin önerilmesine engel olur.

Beşerî ve zamansal sınırlılıklardan ötürü çoğu zaman “2021’den sonra” filtresini kullanmak durumunda kaldığım “Google Akademik”, bu filtreye rağmen 1600’den fazla yayın önerdi ve bu önerilerin çoğu araştırdığım konu ile örtüşmüyordu. 1002 yazım süreci içerisinde taradığım binlerce yazıdan sadece 48 tanesini projeye uygun gördüm ve referans olarak kullandım. 5 ayın sonunda taslağı tamamladığımı düşünüyordum, ta ki projenin gidişatını değiştirecek çok büyük bir fırsat yakalayana dek.

Yapay Zekânın (YZ) Hayatıma Girişi

Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanı kıymetli Gültekin Gürdal hocam, akademik yazarlığa dair çabamı fark etmesinin ardından YZ destekli “SciSpace” araştırma platformuna erişimime yönelik mart aylarında özel bir fırsat sundu.  Bu platformlar, “Google Akademik” gibi anahtar kelime bazlı algoritmalarının aksine yayınları içeriklerine göre sınıflandırıp sunmaktaydı.  Bunun için tek yapmam gereken, yürüteceğim projeyi ve ihtiyacım olan bilgileri anlattığım uzun bir paragraf yazarak YZ sistemini eğitmekti. Sisteme yazdığım metni YZ ile analiz eden bu yenilikçi yaklaşım, 1960’a kadar uzanan dev bir akademik arşivi tarayarak ihtiyacım olan makaleleri yalnızca 3 dakika içinde sunmaktaydı. Daha şaşırtıcı olan kısım ise “Google Akademik” algoritmasında bitki sirkadiyen ritmine dair kaynak bulmakta güçlük çekerken YZ destekli araştırma platformunda doğrudan projenin yürütüleceği Phaseolus vulgaris (fasulye) türünün sirkadiyen ritmine özel çalışmaları karşıma çıkartmasıydı.

Önerdiği 40 makalenin tamamı araştırma konum ile alakalıydı. Literatür taraması için “Google Akademik” üzerinde aralıksız 5 ay harcamama rağmen proje için kritik öneme sahip bu kadar çok yayını gözden kaçırdığımı görmek büyük bir şaşkınlık yaratmış ve tüylerimi ürpertmişti. Bu nedenle, projedeki bütün paragrafları sil baştan yazmaya karar verdim. Nisana kadarki 1 aylık süre içerisinde önerdiği makalelerin tamamını inceledim. Bu platformun, makaleleri YZ ile oluşturulmuş sesli blog (podcast) aracılığıyla özetlemesi, işimi en çok hızlandıran noktaydı. Sadece bir ay içerisinde yararlandığım referans sayısının 48’ten 78’e çıkması, akademik yazarlıkta YZ’nın ne kadar çığır açan bir teknoloji olduğunu bana gösterdi. Projenin bilimsel kapsamının güçlenmesiyle birlikte taslağın TÜBİTAK 1002 programı yerine TÜBİTAK 1001 programına başvurulmasına karar verildi. Diğer bir deyişle, YZ’nın çalışmalarıma entegrasyonu, üzerine çalıştığım taslağın maddi değerini 24 kat arttırdı. Daha da ötesi, lisans dönemimde üst düzey ulusal akademisyen projesi yazmamı mümkün kıldı.

Neden Bilimde YZ Şart?

Zaman, sahip olduğumuz en değerli ve geri dönüşümü olmayan bir sürekliliktir. Okumak için yüz yıllar harcamamız gereken dev akademik arşivi 3 dakika içerisinde tarayıp ilgilendiğimiz makaleleri bize öneren YZ destekli araştırma sistemleri, zamanı bükerek imkansızı mümkün kılmaktadır. Aboneliğe dayalı makalelere de erişen bu platformlar, 1960’lı yıllardan bu yana yapılan bütün çalışmaları tarayıp araştırmacıları yönlendirmekte ve böylece bilimsel tekrarın önüne geçilmesinde kritik rol oynamaktadır. Konu temelli makale tespiti sağlayan bu sistemler, anahtar kelimeye dayalı arama limitini aşarak çalışmalarımız için kritik değerde olan yayınların gözden kaçmasının önüne geçmektedir. Bununla birlikte, önerdiği makaleleri ses ve video formatında özetleyerek araştırmacının değerli vaktini en efektif şekilde kullanmasını mümkün kılmaktadır.

Akademide yapay zekâ, oyunun kurallarını değiştiren ve fark yaratan bir güçtür. Çağdaş toplum düzeyine ulaşmak, uluslarası bilimsel gelişmeleri yakinen takip etmek, tekrara düşerek zaman kaybetmemek, ulusumuzun bilimsel kalkınmasını sağlamak açısından YZ araçlarına erişim ve YZ teknolojilerinin akademide yaygınlaştırılması stratejik önem arz etmektedir.

Not: Yazıda kullanılan görseller yapay zeka aracı ile oluşturulmuştur.